( Yürürlüğe giren yasa, bir "YASAK" koyma değildir! Toplum yaşamında ve kişiler arasında düzenin sağlanması, hakların korunması için ortak kullanım alanı kuralları uygulanmak zorundadır. Sigarayla ilgili düzenleme, insanların bulunmak zorunda/durumunda olduğu -kapalı ya da açık- ortamlarda sigara kullanıcılarının keyfî uygulamalarına izin vermemek üzerinedir. Bu durumdan rahatsız olan/olabilecek kişilerin haklarının korunması üzerine de bu tür kısıtlamalar getirilmesi gerekmiştir. "YASAK" olarak ifade edilen durum, "sigara içme yasağı" değil belirli ortak kullanım alanlarında keyfî tutumda bulunulmasına engel olabilmek üzere ve çevrenin rahatsız edilmemesine yöneliktir. Doğrudan, genel bir "içmeme yasağı" getirilmemiştir. "YASAK"[< YASA][yasaya/kanuna bağlı olan] sözcüğü ve kullanımının da, kişiler [içen-içmeyen, rahatsız olan/lar] arasında anlaşamamazlık/ihtilâf [ya da olası çatışma durumunda] toplum ve devlet tarafından kabul ve onay görmüş, uyumlu bir düzen sağlanabilmesi üzerine, gereken koşulların, yazılı ve tüzel(hukukî) bir karşılığının bulunması üzerinedir. Birlik ve bütünlüğü, sürdürülebilirliği sağlayabilmenin göstergesi ve dayanakçası olarak, "YASA" ve yasal gereklilik, işlevini yerine getirmek üzere uygulanmaktadır. Kişi, kendi evinde istediği gibi [çırılçıplak] dolaşabileceği halde dışarıda/sokakta, ortak alanlarda dolaşamayacağı gibi. Bu durumu anlayan ve kabul edebilen tütün kullanıcıları, tütün ürünleri kısıtlamasının da bir uzlaşım ve çözüm gerektirdiğini rahatlıkla anlayacak ve kabul ediyor olacaklardır. ) Mücadelemiz içenlerle değil maddeyle!
Koruyup kolladığımız, kişiler; kovduğumuz, o sinsi madde!...
Davetimiz, sağlıklı olmak; kabul etmediğimiz, sararmak...
Çözümlerimiz, herkes için; çaresi "Hayır!"da...
Herkes için hayırlı olan, hayırsızı yakmamakta... ALO 184 - SİGARA İHBAR HATTI BUGÜN SİGARAYI YAŞAMINIZDAN UZAKLAŞTIRMA GÜNÜNÜZ OLSUN,
SAĞLIĞINIZ SİZİN OLSUN!!! YENİ YASAMIZ HAYIRLI OLSUN!!! :)
( Lütfen yasayı okuyunuz ve haklarınıza sahip çıkınız!!! )
Hayvanlar arasında çukur/kapan vb. kurulmadan yakalanabilen tek hayvan hangisidir? MAYMUN! Nasıl oluyor bu?
Maymun yakalamak için yeterli üç şey vardır!
Bir muz, bir sepet ve inat! Etrafın güvenli olduğuna inanıp sepetin yanına gelen ve sepetin içine bakıp kendini tahrik eden muzu gören maymun, elini sepetin içine sokar ve muzla birlikte elini çıkarmaya çalışır fakat artık elini çıkaramaz. Eli artık bir yumruk biçimini almıştır ve avcunun içindeki muz, elinin çıkmasına engel olmaktadır. Muzdan vazgeçip özgürlüğüne kavuşmak yerine o anki şehvetine(bağımlılık) ve hırsına kapılır, avcıyı görse bile muzu bırakmaya yanaşmaz ve bu inadı yüzünden kendini avcının ellerine teslim eder!
( Bu bir kurgu değildir! Belgesellerde izleyebilirsiniz! ) "Haydi o maymun!" Ya biz?
"İnsan" olarak, özgürlüğümüz ve sağlığımız uğruna bile olsa bu tür (sigara/tatlı/şeker vb.) adi nesnelerden vazgeçemiyoruz? Peki nasıl oluyor da sigara firmalarının kurdukları tezgâhı/tuzağı ve bu avcıları gördüğümüz halde kurdukları tezgâha gelerek en değerli varoluş yasalarımız olan özgürlük ve sağlığımızdan vazgeçebiliyoruz? "Başındaki yara sorun yaratmaz; ama cebindeki sigaralara bakılırsa nefsin iş açacağa benzer başına!" "Halk içinde muteber bir nesne yok Devlet gibi.
Olmaya Devlet cihanda bir nefes Sıhhat gibi!"
Eğer, bir ülkede her yıl, 100.000 kişi sigara ve onun yol açtığı hastalıklardan ölüyorsa, Eğer, önlem alınmazsa önündeki 25 yıl içinde, yıllık ölümlerin yılda 250-300.000'e çıkacağı biliniyorsa, Eğer, sigaranın bu ölümcül yanı bilindiği halde 18 yaşından küçük (11-18 yaş grubunda) her gün 3.000 çocuğumuz (yılda 1 milyon) sigaraya başlıyorsa ve/veya sigaranın tuzağına düşürülüyorsa, Eğer, istatistiklere göre; sigaranın tuzağına düşürülen 3.000 çocuğumuzdan 1.000'inin erken yaşta öleceğini biliyorsak, Eğer, ülkemizde bebek ve çocuklarımızın % 75'i büyüklerin sigara içmesi nedeniyle pasif içici konumunda ve bu sebeple zeka gelişimine kadar birçok hastalık onları bekliyorsa, Eğer, hala sigara içenler, sigara içmeyenlerin haklarına saygılı olmayı bilmiyorlarsa, Eğer, Uluslararası sigara tekelleri, tüm bu gerçeklere rağmen dünyada sigara tüketimini artırmak için tüm güçlerini kullanıyorlarsa, Gelin, ülkemizin ve dünyamızın
en önemli problemini çözmekle işe başlayalım!!!
Sigara alışkanlığının sizin üzerinizdeki gücü, kendi gücü değil sizin ona verdiğiniz güçtür. Otoyolun ortasında durup trafikten korunmak için dua etmek gibidir, sigara içmeye devam etmek ! Alışkanlık en az enerjiyle, en az yorgunluk duyularak yapılan otomatik bilnçaltı davranıştır. Alışkanlık; bir konu ya da nesne ile sürekli bir ilgi ve bağlantı kurmaktır. Alışkanlıklarımızı biz seçeriz. Alışkanlık anahtarı kaybolmuş bir kelepçedir. Bedenin zekasının dilinden anlayın. Bilgi insanı kuşkudan, iyilik acı çekmekten, kararlı olmak da korkudan kurtarır. Kimse duymak istemeyenler kadar sağır olamaz. Düşüncelerine hakim olamayanlar kısa zaman sonra davranışlarına da hakim olamazlar. Düşüncenin ortaya koyulması insanı kölelikten kurtarıp özgürlüğe ulaştırır. Sorunu zihinde çözmek; neyi, niçin ve nasıl yapacağınızı bilerek hareket etmek demektir. Sorunu zihinde çözmek; amaca mutlaka ulaşacağınızı bilmek ve bundan %100 emin olmak demektir. Kesin ve doğru karar verdiğiniz anda, sorun çözülmeye başlar. Hepimiz alışkanlıklarla donanmış yaratıklarız. Sahip olduğumuz alışkanlıkları gerçekten istiyor muyuz, yoksa direnç gösteremediğimiz için mi onlara bağlanıyoruz? Başındaki yara sorun yaratmaz; ama cebindeki sigaralara bakılırsa nefsin iş açacağa benzer başına! Sonuna dek çaba gösterin ve asla kuşkuya düşmeyin, hiçbir şey o kadar zor değildir! Kendimi harika hissediyorum! Güçlü ve sağlıklıyım ve bunun tadını çıkarıyorum!
Dünyanın en ünlü kalp cerrahlarından övüncümüz Hekim Mehmet Öz, sağlıklı ve uzun yaşamın sırlarını anlattı... Sigara içeni ameliyat etmem: Sigarayı bırakmayan hastayı kesinlikle tedavi etmem. Sigaranın belki de en büyük düşmanlarından biriyim. Çünkü insanı öldüren bir şey. Hasta kendini öldürmeye karar verdiyse ben ne diye onun için uğraşayım ki, şifa bekleyen onca hasta var, enerjimi onlara harcarım.
SİGARAYA HAYIR! DEMEKTEN ÇEKİNMEYİN !!!
6 SAATTE SİGARAYA SON !!! BİBSON YÖNTEMİ ile
SİGARA İÇMİYORUM ARTIK !!! :))) E-posta: bilgi@bibson.com
Web: http://www.bibson.com
Telefon: 224. 233-9091
BATEM 34
E-posta: batem@batem34.com
Tel: 212. 291 11 56, 57
SİGARAYI BIRAKMA KLİNİĞİ
AMERİKAN HASTAHANESİ - İSTANBUL
E-posta: vkvah@amerikanhastanesi.com.tr
Tel: 212. 311-2000 Dahili: 8710
SİGARAYI BIRAKMA POLİKLİNİĞİ
BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ - ANKARA
E-posta: sigarabirak@baskent-ank.edu.tr
Tel: 312.212-3308, 212-2912/306
DUMANSIZ MASA
Tel: 212. 288-7576
Bağımlılığa ve Sigaraya Hayır Derneği ( http://www.BagimliligaHAYIR.org ) Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi ( http://www.ssuk.org.tr ) Havanı Koru ( http://www.havanikoru.org.tr ) Dumansız Hava Sahası ( http://www.dumansizhavasahasi.org.tr ) Sigaranı da, Beni de Yakma! ( http://www.benideyakma.com ) İstanbul Sağlık Müdürlüğü ( http://www.istanbulsaglik.gov.tr ) TAPDK ( http://www.tapdk.gov.tr ) Sigaraya Son! ( http://www.sigarayason.com ) Sigarayı Bırak ( http://www.sigarayibirak.com ) Allen Carr ( http://www.sigarabirakmakicin.com ) Sigara ( http://www.sigara.gen.tr ) Sigara ve Çay ( http://www.uluer.org ) Tanı Formu ( http://www.saglikvakfi.org.tr/sigara.htm ) Anti Smoking Sistem ( http://www.antismokesistem.com ) Sigara Hakkında Bilmek İstedikleriniz - Tevfik Özlü - Beyaz Yayınları (Bu kitabı da okuyabilirsiniz)
Artık İçilmeyen Yerler bölümümüze gerek kalmadı! Dünyaya örnek yasamız ile içen içmeyen herkesin hakkı korunuyor! Teşekkürler, Türkiye!!!
Akciğer Fotoğrafları ( http://www.elvenpoet.8m.com/smoking/sigara1.htm ) Anti-Sigara ( http://www.cdc.gov/tobacco ) Close to Home ( http://www.pbs.org/closetohome ) Don't Smoke ( http://www.dontsmoke.com ) Feel Free To Say NO! ( http://www.feel-free.info ) No Butts ( http://www.nobutts.ucsd.edu ) Sigara ( http://www.freeyellow.com/members2/edacorp/sigara.html ) Sigara ( http://www.elvenpoet.8m.com/smoking/Sigara1.htm ) Sigarayı Bırakma ( http://www.quitsmoking.com ) Sigaradan Kurtulma ( http://www.ash.org.uk ) The Site ( http://www.thesite.com )
TÜTÜN VE TÜTÜN MAMÜLLERİNİ KAPSAMAKTADIR!
Sayın, Belediye ve Özel Halk Otobüsü, diğer toplu ulaşım ve tüm araç sürücüleri!
Dikkatinizin dağılmaması ve hata yapmamanız için;
Lütfen, sürüş esnasında
SİGARA İÇMEYİNİZ!!!
Sayın İ.E.T.T. Yetkilileri!!!
Uzun zamandır yoğunlaşan, şöförlerin sigara içiyor olmaları ile ilgili şikayetler, sizi görevinizi yerine getirme sorumluluğuna çağırmamızı gerektiriyor.
Varolan yasa gereği, şöförler hiçbir koşulda
SİGARA İÇEMEZLER! Siz de bu yasanın yerine getirtilmesiyle sorumlusunuz! Vatandaşlarımızın bu konudaki şikayetleri, sizin için yetersiz görünüyor.
Oysa bir şikayet bile sizin için çok ciddi ve yeterli olmalı. Gereken sorumluluğun, bilincin ve işlemlerin yerine getirilmesini sağlamak durumundasınız!
Sayın Denizcilik İşletmeleri Yetkilileri!!! Vapurların açık alanlarında sigara içiliyor olması ile ilgili şikâyetler, bu konuda sigara içilmemesi yönünde karar almanız ve bu kuralın takibiyle görevinizi yerine getirme sorumluluğuna çağırmamızı gerektiriyor. Varolan yasa gereği, toplu taşıma araçlarında
SİGARA İÇİLEMEZ! Hatırlatmamıza gerek yok fakat vapurlar toplu taşıma araçlarıdır ve
açık ya da kapalı alanda da olsa, sigara kullanıcıları
SİGARA İÇEMEZLER! Denizcilik İşletmeleri web sayfasındaki sigarayla ilgili ilânınız yetersizdir! Sigara içmeyen yolcular, İstanbul'un özelliği olan bu hoş yolculuklarında dışarıda olmak, boğazın ve bu yolculuğun keyfini çıkarmak istiyorlar. Fakat her an, her yerden sigara dumanlarına maruz kalmamak için içeride kalmak zorunda bırakılıyorlar. Bu sorun, sizin yasayı doğru ve olması gerektiği gibi değerlendirememenizden ve sigara kullanıcılarının duyarsızlığı sonucunda yaşatılmaktadır. Siz de bu yasanın doğru değerlendirilmesi ve yasanın yerine getirtilmesiyle sorumlusunuz! Vatandaşlarımızın bu konudaki şikâyetleri, sizin için yetersiz görünüyor.
Oysa bir şikâyet bile sizin için çok ciddi ve yeterli olmalı. Tütün yasası gereğince, yasanın uygulanması esastır !
"Sigara kullanıcılarının da hakları var" gibi bir düşünce söz konusu olamaz !
Bunun üzerinde duracak olursanız, size hazır bir yanıt olarak;
Tamamen eşit olan vatandaşlarımızın rahat ve temiz soluk alabilme hakkı'nı anımsatmak gerekiyor. İçicilerin keyfî olan bu davranışlarının faturasını kimse çekmek zorunda değildir! Deniz Otobüslerinde ve öteki toplu taşıma araçlarında olduğu gibi, hiç kimsenin içememesi kuralı Vapurlarımızda da tamamen geçerlidir! Gereken sorumluluğun, bilincin ve işlemlerin yerine getirilmesini sağlamak durumundasınız!
Minibüslerde şöförler ve/veya yolcular, yolculuk esnasında hiçbir surette sigara içemezler!
Mevcut trafik yasasının yaptırımlarının yanısıra, şöförler için Minibüsçüler Derneği'nce uygulanan;
3 ila 21 gün arasında işten uzaklaştırma, tekrarı halinde duraktan kaydının silinmesi gibi yaptırımlar vardır.
Bu konudaki başvuru ve şikâyet telefonu;
212. 579-1923
Sayın Yolcular,
Lütfen çevrenizdeki olayların farkında olarak ve bunlara duyarlılık göstererek,
uyarılarda bulunmaktan çekinmeyiniz!
Unutmayın ki, bu maddenin neden olabileceği bir anlık hatayla,
sizin ve yakınlarınızın durumu hayati tehlikeye girebilir!
Uyarı alanlar ise, lütfen bundan rahatsızlık duymadan davranışlarını değiştirebilsinler!
Unutmayın ki, bu uyarı sizin şahsınıza değildir!
Asıl konu, siz değil, sigaranın olumsuz etkileridir!
Sayın, sigara kullanıcıları !
Açık hava olduğunu iddia ettiğiniz şehiriçi otobüs duraklarımız da
toplu taşıma bekleme yerleridir!
Duraklarımızda SİGARA İÇMEYİNİZ!
Kimse içtiğiniz sigaranın dumanına maruz kalmak zorunda değildir.
Kişisel zevkinizden kaynaklanan ve sizin dahi rahatsız olduğunuz duman,
yakınınızdaki yolcuları rahatsız etmeye yetmektedir ve bu lükse sahip olmadığınızı anımsatırız. Bir öteki uyarı ise otobüs beklerken içtiğiniz sigaranın son soluğunu otobüsün içine üflememeniz! Ve anımsatmak gerekiyor ki, çok kalabalık olan otobüslerde pis nefes kokusunu çevrenizdekilerin çekmek zorunda olmadıkları! Her yerde, her zaman istediğiniz gibi sigara içemezsiniz! Biraz çevrenize duyarlı olun! Yalnız olmadığınızı unutmayın! Bir de, anlayın artık! nasıl gereksiz bir sefillik içinde olduğunuzu! ve
VAZGEÇİN BU SEVDADAN!!!
SAYIN VATANDAŞLAR / YOLCULAR!!!
Lütfen PASİF İÇİCİ durumunda kalmayın!
HAKLARINIZA SAHİP ÇIKIN! SUSMAYIN!
Sigara içenleri uyarmak vatandaşlık hakkınız ve görevinizdir!
Çevrenizdeki laftan anlamayacağını düşündüğünüz kişilere de gerekli uyarıyı yapmanız vatandaşlık görevinizdir!
Lütfen çekincelerinizden, korkularınızdan ve maskelerinizden kurtulun ve
UYARIN!
ŞİMDİ! değilse, ne zaman?
UYARACAKSINIZ??? Ne zaman?
UYANACAKSINIZ???
Sponsorluk ve Promosyonlarla Mücadele Edelim! Para sahibi olmak; her kurumun, her yerde dilediği gibi reklâm verebilmesi ve yayınlatabilmesi gibi bir hak sağlamaz! Avrupa'nın ikinci, dünyanın üçüncü örnek bilinçli yasalarından birini çıkarabildi Türkiye. Sigara reklâmlarının kaldırılması sağlandı. Dünyanın en büyük sektörüne ancak bilinçlilikle karşılık verilebilirdi. Varolan yasamızla onu da başardık! :) Fakat maalesef yasadaki açıkları kullanarak, promosyon yoluyla içine girdikleri sektörü (saat, çanta, tişört ve çeşitli eşantiyon ürünleri gibi) baltalayarak hedeflerine ulaşabiliyorlar. Vatandaşımız da bilinçsiz, gayet rahat, ellerinden gelenin en iyisiyle üstlerinde bu pisliklerin reklâmını yapıyor. Gözlerimizi, bilinçaltımızı, çocuklarımızı ve geleceğimizi baltalıyorlar. Ne için? Önce kendilerine sormak lâzım nasıl birşeye destek verdiklerini. Kalmadı mı başka marka da hem bedava, hem de o ürün için para ödeyerek reklâm ve görüntü kirliliğine neden oluyorlar. Sözüm ona kişisel gereksinimlerini karşılıyorsa gerisi önemli değil bu kişiler için. Unutmamalılar ki, yalnız değiller ve bir toplum içindeler. İnsanlar bu kadar kayıtsız kalırsa onlar da boş buldukları bostanda cirit atmakta gecikmezler tabii. Bu sigara konusunda yazılabilecek daha çok şey var fakat şimdi ilerlenmesi gereken nokta, bazı sektörlerin ve kuruluşların reklâm ve sponsorluk kısıtlamaları altında tutulmaları olmalı! Bazı içki markaları insanların zaaflarından kâr elde edip, sanat ve spor dünyasını kullanarak "sponsorluk" yoluyla reklâm yapıyor. Çocukların tüketimine yönelik bazı firmalar, ürünlerinin reklâmlarını büyük maddi çıkar sağladıkları ve politik bağlantılarla olmadık yerlere koyabilmekte; yine bazı yiyecek firmaları, sucuk ve türevleri çok değerli şeylermiş gibi sloganlarını doğru beslenme ve çocukların geleceğiyle bağdaştırıyor. Cep telefonu şirketleri insanları reklâm bombardımanı altında tutuyor. Zihnimiz, gözümüz ve geleceğimiz kirletiliyor. Sanki önemsiz bir konuymuş gibi dikkate alınmıyor. Bu tür reklâm uygulamalarına izin vermemeli ve maruz kalmamalıyız! Maalesef, yönetimler ve yöneticiler bilinçsiz, halk ezik, bireyler çaresiz! Ne denmeli, ne yapmalı bilmiyorum. Bu örneklere tüm insanlığa, insan sağlığına olumsuz/uyumsuz etkisi ve potansiyeli olanların hepsini, birçok yiyecek-içecek üreticilerini, bankaları ve birçok isminden ve faaliyetlerinden de anlaşılabilecek holding kapasitesindekileri dahil edebiliriz. Bunları da ilâç sektörü statüsünde hatta daha da kesin bir yapıda kontrol altında tutmalıyız! Büyük kapitale sahip sektör ve firmalar hiçbir bilinç ve denetleme altında olmadan paralarını konuşturuyorlar. Dilin ve günlük kullanımların en olmadık hallerini kendi leyhlerinde kullanarak insanların doğrudan bilinçaltlarına girerek adeta beyinlerini yıkıyorlar. Buna da mı seyirci kalacağız? HAYIR! Buna da ancak bilinçlilikle dur diyebiliriz. Bu arada, varolan "Reklâm Denetleme Kurulu"nun ve reklâm sektöründeki öteki sorumlulukları olanların neler yaptığını, nasıl çalıştığını çok merak ediyoruz. Belki birçok şey yaptıklarını iddia ediyorlardır. Fakat gerçek anlamda görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirme çabaları olsaydı sonuçlarını tam anlamıyla görürdük. Belediyeler de açık alanların uygunluğu düşünülmeden, bilgisizlik ve sadece kendi çıkarları doğrultusunda fütursuzca reklâm alanları yaratıyorlar. Bu sadece şirketler ve belediyeler arası antlaşmalara dayanıyor maalesef. Nasıl olsa halk yine suskun, halk yine köle. Yok mu bununla ilgili sağlam bir sonuç alınacak bilinçlilik ve çalışma? Kaybettiklerimizin hesabını biz ve çocuklarımız verecek. Buna hakkımız yok. Şu yaşadığımız deprem gibi birçok büyük olaydan hiç mi birşey anlamadık? Gördünüz/yaşadınız, herşey bir anda nasıl anlamsızlaşabiliyor, yitip gidiyor elimizden. Destekse destek! Gelin hep birlikte bilinçli eylemlerde bulunalım. Gerçekten istediğimiz sonuç için elimizden gelen neyse yapmaya çalışalım! Üşenmeyelim, ertelemeyelim, vazgeçmeyelim! Maskelerimizden, korkularımızdan, çekincelerimizden kurtulalım! ŞİMDİ! İstedik mi gerçekten isteyip, eylem içinde, ŞİMDİ!, gerekeni yaparak, umut, çaba, içtenlik, samimiyet ve ciddiyetle el atalım! Bakın neler oluyor bu hiçbir şey olmaz dediğimiz ülkede! HAYDİ ARTIK!
HAYDİ ARTIK!
HAYDİ ARTIK!!!
Bakkal ve marketlerde kasaların üstünde ve arkasında yer alan sigara reyonlarına markaların renkleri kullanılıyor. Yasa gereği hiçbir alamet kullanamazlar!
(MADDE 3.-Tütün ve tütün mamülerinin İSİM, MARKA ve ALÂMETLER kullanılarak her ne suretle olursa olsun reklam ve tanıtımının yapılması veya bunların kullanılmasını teşvik ve özendirici kampanyalar düzenlenmesi yasaktır.) Hedefledikleri ise bilinçaltı reklamcılıkla etki bırakmak. Son zamanlarda, bunların üzerinde markalarının da ismini belirten bilgi/duyuru görünümünde reklam yapılmaktadır. Bu da yasaktır. Yapılamaz! Lütfen bakkal ve marketleri bu konuda uyaralım! Bununla kalmayıp, kaymakamlıklara dilekçe yazarak gerekli işlemlerin gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz. Lütfen bu tür gereken eylemleri yerine getirelim! Sizin, geleceğinizin ve çocukların beyinlerini bu veya bulmaya çalıştıkları açıklarla yıkamaya çalışmalarına izin vermeyin!
b) Vitrin camlarını çerçeveleyen ve cama yapıştırılan kuşaklar. Marlboro Sigarası kırmızı Beyaz şerit şeritler. Camel Sigarası, sarı lacivert şeritler ile reklâmlarını yapmaktadırlar.
c) Dükkan içlerine ya da dışlarına Marlboro Sigarası'nın alâmetlerinden biri olan Kovboy resimlerini koymaktadır. (Son zamanlarda satış mağazalarında bu reklâm panolarına rastlanmaktadır.) Camel Sigarası ise macera adamı şeklinde olan resimleri kullanmaktadır.
d) Sigara üreticilerinin alâmeti olan çeşitli çıkartmaları vitrinlere yapıştırmak sureti ile reklâmlarını yapmaktalar.
e) Vitrine sigara paket ya da kutuları konmak sureti ile reklâm yapılmakta.
f) Sigara üreticilerinin kendi alametleri ile düzenledikleri satış tezgâhları ile reklâm yapmaktadırlar.
g) Plastik sigara poşetleri dağıtılmaktadır. Bu poşetler de yasak kapsamındadır. Bu sayılan şekillerde yasayı çiğnenmesi hususunda sigara üreticilerinin bayileri yanıltıcı şekilde bilgilendirmekte oldukları görülmüştür. Bu bir nevi yasayı çiğnemeyi teşvik etmektir. Yapılan incelemede sigara üreticilerinin taşeronları vasıtasıyla bütün bu reklam harcamalarını karşılayıp, ayrıca bayilere aylık olarak bedelsiz, sigara kartonları vermekte oldukları anlaşılmıştır. Satış yerlerindeki bu gibi yasa ihlâllerini oluşturan her türlü iç dış reklâm panoları, vitrinlerdeki şerit, bant vs. reklam çıkartmaları, belediye zabıtasınca kaldırılacaktır. Direnme olduğu takdirde kolluk kuvvetlerinden destek istenecektir. Ayrıca yasal para cezalarının tahsil edilmesi için; ilgili satış yerinin sorumlusu hakkında cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunulacaktır. 2- Gazete ve dergilerde, çeşitli yayınlarda şu ana kategoride reklâm yapılmaktadır: a) Doğrudan sigaranın tanıtımı. (daha çok büyük marketlerin alışveriş dergilerinde)
b) Sigara fiyatlarının duyurulması şeklinde gazetelere verilen ilânlar.
c) Sigara markası ile anılan bir kültür ya da spor aktivitesinin tanıtımı şeklinde.(Camel Trophy, Marlboro Adventure, Parliament Cinema Club)
d) Sigara markası ile anılan bir ticari mal veya hizmetin tanıtımı şeklinde. ( Marlboro Classic, Marlboro Travel, Camel Trophy Watchs, Camel Trophy Bags, Camel Trophy Boots )
e) Puro tanıtım reklâmları ve reklam denilecek şekilde yapılan haberler. Gazete ve dergiler aracılığıyla yapılan bu tür ihlâllerin basın savcılığı aracılığı ile takip edilmesi husunun Valilik Makamınca Cumhuriyet Savcılığı'na bildirilmesine karar verilmiştir. 3- Televizyon kanalları ile yapılan ihlâller: a) "Camel Trophy" adı verilen "CAMEL" marka sigarayı tanıtmak için üretici firmanın sponsorluk ettiği macera yarışmasının reklâm spotunun yayınlanması.
b) Sigara firmalarının desteklediği ve sigara markasını kullanıldığı yarışma ve aktiviteler başta haberler olmak üzere çeşitli programlarda yayınlanmaktadır. Sigara üreticileri tarafından, bu programların yayınlanması için televizyon kanallarına çeşitli adlar altında doğrudan veya program yapımcılarına ödemeler yapılmaktadır. Bu ödemelerde de aracı olarak çeşitli ajanslar kullanılmaktadır.
c) "Parliament Sinema Kulübü" adı verilen "Parliament" marka sigarayı tanıtmak için üretici firmanın sponsorluk ettiği faaliyet de yasanın aynı kapsamına girmesine rağmen söz konusu reklam spotu bir yılı aşkın süredir yayınlanmaktadır.
d) Mallboro marka sigaralarının sponsorluk ettiği otomobil yarışlarının televizyonlardan gösterilmesi şeklinde. Radyo ve televizyonlar vasıtası ile yapılan bu tür ihlallerin RTÜK tarafından takip edilmesi husunun Valilik Makamınca ilgili kurula bildirilmesine karar verilmiştir. 4- Dağıtım araçları ile yapılan ihlâller: a) Sigara firmaları dağıtım araçlarını, tümüyle markalarının temel renklerini kullanarak boyamaktadırlar.
b) Araçlarını logolarının stiline yakın ve o markayı andırıcı yapıda dizayn ederek boyamaktadırlar.
( Marlboro, "M" harfinin içindeki çaprazı kullanarak; Camel, aracın alt kısmıyla üst kısım renklerini ayırıcı dalgalanma şeklinde )
c) Firmalarını belirten reklam niteliğinde büyük puntolarla isimlerini aracın etrafında kullanmaktalar. Trafik Denetleme Başkanlığı ve Reklam Üst Kurulu'nun birlikte çalışarak bunları da tamamen ortadan kaldırmaları gerekmektedir.
Sigara paneli... Çocuklarınızı uyuşturucudan korumak istediğinizi düşünelim... Bunun için uyuşturucu kaçakçılarıyla mı temasa geçersiniz? Gençleri sigaradan korumak isteyen bir Hükümet üyesi olsanız... Tutar da Phlip Morris, JT gibi yabancı tekellerle mi işbirliği yaparsınız? Çok saf bile olsanız... Amacı daha çok sigara satmak olan bir kuruluşun çocuk sağlığıyla falan ilgilenmeyeceğini, olsa olsa biraz daha kendi reklamını yapacağını düşünmez misiniz? Tekel ve TRT’den Sorumlu Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu da mutlak düşünmüş olmalı. Buna rağmen, hangi ikna edici güdülerle bilinmez, Philip Morris ve JT’nin teklifini kabul etti. Onların biçimlediği "Gençleri sigaradan koruma programı"nın babalığını üstlendi. Gençleri sigaradan uzak tutmayı gerçekten isteyen bir Bakan, gider Gençlik Spor, Milli Eğitim gibi bakanlıklarla işbirliği yapardı. Çocuk sağlığı dernekleri, çocuk hakları dernekleriyle konuşurdu. Philip Morris’le yapacağı işbirliğinin gençlere değil Philip Morris’e yarayacağını bilirdi. Karakoyunlu da elbet bunları biliyor. Ve belli ki gençleri sigaradan korumaktan çok yabancı tekelleri memnun etmenin peşinde koşuyor. Konu bugün Gazeteciler Cemiyeti’nde saat 11.00’de düzenlenecek panelde tartışılacak. Panele İstanbul Tabip Odası, Bağımlılığı Engelleme Mücadele ve Eğitim Vakfı, Çocuk Hakları Koalisyonu, Milli Pediatri Derneği, Çocuk Solunum Hastalıkları Derneği, Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi, Toraks Derneği ve Verem Savaş Federasyonu temsilcileri katılıyor... Sigaranın ve sigara tekellerinin topluma zararları konusunda uzman olan bu isimler, Yılmaz Karakoyunlu’ya hem sağlık dersi verecek, hem meydanın sandığı kadar boş olmadığını anımsatacaklardır... Melih AŞIK
Tütün fiyatı, Tekel' den sorumlu Bakan Yılmaz Karakoyunlu ile IMF programından sorumlu Bakan Kemal Derviş' in arasını açarak açıklandı. Devlet son kez fiyat verdi. 120 yıllık tarih kapandı. Fiyat yüzde 35 artırıldı, üreticiler "Bizim tütün, pırasa kadar para etmedi" diye yakındılar. Gelecek yıldan itibaren devlet başfiyat açıklamayacak, alımlar tütün üreticisi ile tüccar arasında sözleşme esasına göre yapılacak. Tekel de elindeki fabrikaları yabancı sigara tekelleri Philip Morris, Japon Tobacco, British American Tobacco gibi şirketlere satacak. Her yıl durmaksızın büyüyen Türkiye sigara pazarı yabancıların eline geçmiş olacak. Tüm bu gelişmeler olurken Dünya gazetesinden Ali Ekber Yıldırım, dün fotoğraflarını da yayımlayarak özellikle gecekondu semtlerinin bakkallarında çocuklara "Marlboro Balonlu Çiklet" satışlarının başladığını yazdı. Çikletler tıpkı sigara biçiminde yapılmış, LM-Marlboro-Best-Viston gibi markaların renkleri, logoları, biçimleri ile tıpkı basımı kutulara yerleştirilmiş olarak satılıyor. 11-12 yaş çocuklar bakkal amcalarına gidip "ver bana Marlboro balonlu çiklet, bakkal amca..." diyor. Baba ya da annelerinin sigara içmesine öykünüp bir süre çikleti sigara gibi parmakları arasına alıyor, dudaklarında tutuyorlar. Sonra çiklet olarak çiğneyip balon yapıyorlar. Ancak bu çiklet sigaraları üreten firmanın adı, kutuların üzerinde yok. Ali Ekber, yazısında sormuş:
Kim üretiyor bunları?
Kim dağıtıyor?
Sigara firmaları mı destekliyor? E-posta: necatidogru@superonline.com
Faks: 212. 513-9098
İÇMEMEYİTERCİH
EDİYORUM!!!
SİGARAYA HAYIR! DEMEKTEN ÇEKİNMEYİN!!!
AŞAĞIDAKİ FORMU DOLDURARAK İLETEBİLİRSİNİZ.
(YOU CAN SEND US YOUR INFORMATION AND/OR LINKS,
YOU WOULD LIKE TO SEE IN THIS PAGE FILLING THE FORM)
Bu sayfada arama yapmak için; klavyenizde CTRL+F tuşlarını ya da
tarayıcınızın sol üst köşesindeki [Dosya | Düzen | Görünüm] bölümündeki
[Düzen]'in altındaki "Bul" komutunu kullanınız. (Başka sayfaların da içeriğinde arama yapmak için
aşağıdaki kutuya aradığınız sözcük ya da konuyu giriniz)
Bu sayfa 02 Ocak 2016 itibariyle kez ziyaret edilmiştir.
Yenilikler ve Duyurular